Bir yemek, iki şehir, iki dil, iki kadın ve iki ayrı hikâye: Çünkü biri ödül sevinci yaşatan, diğeriyse üzüntü ve pişmanlık duygusunun tortusunu, kekremsiliğini bugün bile duyumsatan iki farklı tadı hatırlatıyor “mantı” kelimesi ve etrafındaki her şey bana.
Yemek kültürü ve anı yazınının önde gelen isimlerden biri olan Takuhi Tovmasyan, Sofranız Şen Olsun: Ninelerimin Mutfağından Damağımda, Aklımda Kalanlar kitabının yazarı; yemekler üzerinden zihinlerimizi ve duygularımızı besleyen bir hikâye anlatıcısı. Hrant Dink Vakfı’nın 26 Ekim 2019 tarihinde düzenlediği Kayseri Mantı Festivali’nin değerli katılımcılarından olan Tovmasyan ile hafıza ve festival üzerine konuştuk.
Yıldız Horata, Hrant Dink Vakfı’nın 26 Ekim 2019 tarihinde düzenlediği Kayseri Mantı Festivali’nin değerli katılımcılarından. Bölgenin çokkültürlü mutfağı üzerine, özellikle de Kayseri/Ermeni mutfak kültürü üzerine yıllardır düşünüyor; topladıklarını paylaşıyor ve yeni nesillere aktarıyor.
Serra Yılmaz, tiyatro ve sinema dünyasının önde gelen isimlerinden biri olmasının yanı sıra çokyönlü kişiliği ve pek çok farklı alandaki üretimleriyle tanınan bir oyuncu, yönetmen ve çevirmen. Serra Yılmaz ile sinema ve tiyatrodan güzel sofralar kurmaya ve paylaşmaya yaratıcı direnmenin yolları üzerine konuştuk.
Zamana ve geçip giden hayata karşı, unutturulmaya ve belletilen unutmalara karşı gösterilen bir çabadır hatırlamak. Hafıza mekânları ve müzeler unutmaya, unutturmaya karşı direnirken hatırlamayı kolektif hâle getirerek bir arada yaşam, eşitlik ve barış temelli bir geleceğin inşasına da katkı sağlar.
Mantının neden Konyalı değil de Kayserili bir lezzet olarak bugünlere taşındığına dair daha ayrıntılı cevaplar geliştirebilmenin yolu, öncelikle ulus-devlet ve milliyetçilik ideolojisinin vatandaşlarına aşılamaya çalıştığı tek-kültürlü değer ve yargıları bir kenara bırakmaktan geçiyor.
Shahidul Alam, Bangladeş’teki ağır insan hakları ihlalleri ve kötü muamele uygulamalarını değerlendiriyor: “Bizler, inkâr edilemez bir şekilde korku ikliminde yaşarken sanatçıların, gazetecilerin ve toplumun önde gelen vatandaşlarının rolü her zamankinden daha geçerli oluyor. Yaratıcı araçlarla direniş biçimleri ve ön alıcı eylemler şüphesiz ki bu gibi vatandaşlardan yayılmalıydı. Göze çarpan suskunlukları ve adaletsizlik karşısındaki suç ortaklıklarıysa, geride bariz bir acı tat bırakıyor."
Sanatçı Güneş Terkol ve annesi, bir mantı türü olan povzı tarifi eşliğinde, sanatçının mutfağında, Elmira Terkol’un Çin’den İstanbul’a yolculuğu hakkında konuşuyor. Çin’den getirilen aile yadigârı mutfak eşyalarıyla yaptıkları povzı, nesilden nesile aktarılan yemek hafızasına dair hikâyeler içeriyor.
Kamer Vakfı ekibi Bitlis, Dersim ve Kars yöresinde sofraları süsleyen şemşemok ve sırım mantılarını hazırlarken, aynı coğrafyadaki farklı kültürlerin birbirinden nasıl etkilendiğini kendi hikâyeleri üzerinden anlatıyor.
Çocukluktan delikanlılığa geçtiğim ilk yıllarda kasap dedemi, ebemi, teyzemi ve dayılarımı daha yakından tanıdığımda mantının onların hayatında sadece bir yemek olmadığını da anlamıştım. Mantı, tüm aileyi bir arada tutan kutsal bir ritüelin vazgeçilmez nesnesiydi adeta.
Kapadokyalı Gürünlüyan, Avakyan ve Badanyan ailelerinin Yunanistan’da dört kuşaktır geleneksel yöntemlerle üretmeye devam ettiği pastırma, artık sadece ülkedeki süpermarketler, şarküteriler ve küçük geleneksel bakkallarda değil, Avrupa’da ve dünyanın birçok başka yerinde de bulunabiliyor, çünkü iyi meze sınır tanımıyor!